Kamuda
tasfiye devam ederken, 657 sayılı kanununda yapılan değişiklikle,
memurların iş güvencesinin sona erdirilmesi amaçlanıyor. Sendikalar,
memurların iktidarın esiri hâline getirilmelerinden endişeli. Türkiye
Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, iş güvencesinin ellerinden
alınmasına tepkisiz kalmayacaklarını söyledi.
Kamuoyunda
memurlar Yasası olarak bilinen 50 yıllık 657 sayılı kanun baştan aşağı
değişiyor. Verimlilik ve etkinlik gerekçesiyle yapılacak değişiklikle
memurun iş güvencesinin ortadan kaldırılacağı belirtiliyor. Aksiyon
dergisinde bu hafta yayımlanan Abdülkerim Bedir ve Gürhan Savgı imzalı
habere göre düzenlemeden sonra, yer değiştirme ve görevden alma
kolaylaşacak. Kamu çalışanları ile iki yıllık sözleşme imzalanacak.
Sözleşme bitiminde performansından memnun kalınmayanların memuriyeti
sona erdirilecek. Mağdurlar açtığı davayı kazansa bile eski görevine
dönemeyecek. Düzenlemedeki değişiklikler bunlarla sınırlı değil.
Disiplin cezaları yeni baştan tanımlanacak. Terör örgütlerine destek
verdiği iddia edilen memurlar disiplin cezasıyla işten atılabilecek.
Sendikalar, yapılması planlanan düzenlemeye tepkili. Türkiye Kamu-Sen
Genel Başkanı İsmail Koncuk, paralelle mücadele adı altında memurların
iş güvencesinin ellerinden alınmasının kabul edilemez olduğunu
belirtiyor. Koncuk'a göre yasanın söylendiği şekliyle çıkması durumunda
ülkenin huzuru kaçar. Memurlar da duruma tepkisiz kalmaz. Koncuk,
kanunda yer alacak performansı yüksek memurun daha fazla maaş almasında
da objektifliğin yakalanmasının çok zor olduğunu ifade ediyor.
MEMURLAR DEĞİŞİKLİKTEN ENDİŞELİ
Memurlara
iş güvencesi sağlayan 657 sayılı kanun, 64. Hükümet eliyle
değiştiriliyor. Hedefi, iktidar değişimlerinde memur kıyımlarının önüne
geçmek ve her ortamda devlet mekanizmasını işler hâlde tutmak olan
“Kanunlarda yazılı hâller dışında devlet memurunun memurluğuna son
verilemez, aylık ve başka hakları elinden alınamaz.” maddesi (18. madde)
ortadan kaldırıldığında devlet memurları iş güvencesini kaybedecek. Son
dönemde memurlar zaten sık sık görevden uzaklaştırmalara, almalara ve
sürgünlere maruz bırakılıyor. Hükümet, haklarını geri veren mahkeme
kararlarını dahi tanımıyor. Uzmanlar bu işin yasal düzenlemelerle
çıkmaza sürükleneceği uyarısında bulunuyor.
Anayasa'nın
128. maddesi, devletin asli ve sürekli işlerinin wmemurlar eliyle
yapılacağına hükmediyor. Fakat düşünülen değişiklik pek çok memuru
endişelendiriyor. Sıkıntıyı derinden hissedenlerden biri de 15 senedir
devlette kariyer meslek olarak nitelendirilen A kadroda çalışan Halit
T., “İki senedir kamuda büyük bir cadı avı başlatıldı. İnsanlar
mesnetsiz suçlamalarla kızak görevlere çekiliyor. Memurlar Kanunu'nda
yapılan değişikle iş güvencesi de elimizden alınacak. Bir benzeri, 28
Şubat'ta irtica gerekçesi ile yapılmıştı. İnsanların hayatları
mahvedildi. Yaraları sarmak zaman aldı. Şimdi yasal kılıfla aynısı
yapılacak. Kurumdaki pek çok arkadaşın durumdan haberi yok. Ya da yokmuş
gibi davranıyorlar. Farkında olanlar ise özel sektöre geçmenin
yollarını arıyor.” diyor.
Sosyal
Güvenlik Müşaviri Ali Tezel, 657 sayılı yasada yapılacak değişikliğin
kamuda köklü bir tasfiyeye sebep olacağından endişeli. Devletin
süreklilik arz eden işlerini yapan memurların iş güvencesine sahip
olması gerektiğine işaret eden Tezel, şu değerlendirmeyi yapıyor: “Bu
kanun değişirse memurun çalışırkenki tereddüdü had safhaya çıkar. Mevcut
kanuna göre, terör örgütü ile ilişkisi tespit edilen memura, yapılacak
soruşturma sonucunda görevinden el çektirilebiliyor zaten. Buradaki
temel sorun terör tanımının ne olduğudur.”
İktidar gibi düşünmeyen memurlar işten atılacak
Lami Özgen (Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu Başkanı-KESK):
Siyasi irade kendi tutumuna denk düşmeyen tüm kesimleri farklı
algılarla elimine edip keyfî bir hukuk sistemini öne çıkarmak istiyor.
Tasarı yasalaşırsa AK Parti hükümeti ya da ondan sonra iş başına gelecek
hükümetler kendileri gibi düşünmeyenlerin iş akdini feshedebilecek.
Terör iddiası demagoji
Naci Haliloğlu (Cihan Sendikalar Konfederasyonu Genel Başkanı -Cihan-Sen):
‘İşten atamıyoruz, teröre bulaşanları ayıklayamıyoruz.' gibi söylemler
demagoji. Mevcut kanun yardımıyla bu gibi memurların işine son verilmesi
ve disiplin cezaları mümkün. Amaç sadece buysa yeni bir kanuna ihtiyaç
yok. Birçok bakanlıkta teşkilat yasalarıyla oynanarak hükümetin tercih
ettiği memurlar yönetici konumuna getirildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder